Birleşme işlemine taraf olabilecek şirketler TTK’nın 137. Maddesinde sayılmıştır.
Buna göre;
TTK kapsamında yalnızca Türkiye’de kurulmuş sermaye şirketleri, şahıs şirketleri ve kooperatifler birleşebilir. Sınır ötesinde kurulmuş işletmelerle TTK kapsamında birleşmek mümkün değildir.
Tasfiye halindeki şirketler malvarlığının dağıtılmasına başlanmamışsa ve devrolunan şirket olması şartıyla, birleşmeye katılabilir.
Konkordato sürecinde sadece şirket borçları yapılandırıldığından konkordato sürecindeki bir şirketin birleşmesinin önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır.
Sermayesiyle kanuni yedek akçeleri toplamının yarısı zararlarla kaybolan veya borca batık durumda bulunan bir şirket, kaybolan sermayeyi veya gerekiyorsa borca batıklık durumunu karşılayabilecek tutarda serbestçe, tasarruf edilebilen özvarlığa sahip bulunan bir şirket ile birleşebilir.
Bu yöntem ticaret hayatında sıklıkla kullanılmakta ve borca batık şirketlerin, tasfiye, iflas gibi hukuki süreçler olmaksızın ekonomik varlığının devamlılığı sağlamak amacıyla ticari hayatına devam eden şirketlerle birleşmesi hedeflenmektedir. Bu bakımdan kurtarıcı birleşmeler olarak adlandırılabilir. Kurtarıcı birleşmeler daha çok aynı grup bünyesinde olan iştirak, bağlı şirketler gibi bağları bulunan şirketler arasında yapılır.